Ko niversitesi

Aladağlar, Eznevit Güney Batı Yüzü

Etkinlik Tarihi : 15-16 Ocak 2014

Ekip Lideri : Sönmez Erkaya

Etkinlik Sorumluları : Murat Aydemir ve Merve Şahin

Katılanlar: Murat Aydemir, Cihan Oklap, Özge Bitik, Merve Şahin, Can Turgut, Melda Öztürk, Sümeyre Ariş, Nursen Yılmaz, Ahmet Bingül, Buğra Bayık, Deniz Urut, Selin İnsel, Tarık Tuna, Julius Schulte, Sönmez Erkaya

Kullanılan Malzemeler: Klasik yürüyüş eşyaları, kask, krampon, kazma, tırmanış malzemeleri

Hava Durumu: İlk gün güneşli ama soğuk, ikinci gün kapalı ve soğuktu (kaya tırmanışı için çok elverişsiz!), üçüncü gün güneşli ve bulutsuz (dağa çıkmak için ideal!), son gün ise kısmen bulutlu ve güneşli

13 Ocak

(Nursen) Uzun süredir heyecanla beklediğim bu birkaç günlük faaliyet için sabaha karşı 3 gibi okuldan gelen arkadaşlarımız servise bindiler, yol üzerindekileri aldılar, ben de Tuzla’da oturduğum için kendi imkanımla Sabiha Gökçen Havalimanı’na geldim. İç Hatlar Gidiş Terminaline geldiğimde KUDAK’ı gördüm ve ufak bir selamlaşmanın ardından hep beraber malzemeleri servisten alıp içeri taşıdık. Ortak eşyaları bölüşerek check-in yaptık ancak nedenini hala anlamamakla birlikte bizim (Özge, Melda ve ben) çantalarımızı vermemiz sürdü de sürdü… Nihayet bu işi de bitirince kontrolden geçip uçağa binmek üzere bekleme salonuna geldik. Bu süre içinde oturup konuştuk, yarım litre suya 3 lira verdik, uykumuz yokmuş gibi gülüp eğlendik. Saat 6’da uçağın kalkmasını beklerken biz, bir yolcu rahatsızlandı, indirilmesi gerekti, bütün bagajlar kontrol edildi… Yaklaşık yarım saat gecikmeli kalktık. Bu olaylardan haberi bile olmayan, uçağa bindiği an uyuyan arkadaşlarımız oldu. İnişe yakın da başka bir yolcu rahatsızlandı… En sonunda KUDAK olarak sağlam vaziyette yarı uykulu Adana‘ya vardık, uzun uzun bagajlarımızı bekledik ve dışarıda bizi bekleyen servise onları yerleştirdik. Hepimiz o kadar acıkmıştık ki, kahvaltı için bir çorbacıya gittik, karnımızı doyurup oradan ayrıldık. Sıradaki hedef: Adrenalin! Hunharca Adrenalin isimli outdoor mağazasını aradık kamp ocakları alabilmek adına. Herkesin akıllı telefonu var diye geçinirken herkesin navigasyonu farklı yerleri gösterince çok alakasız yerlerde bulduk kendimizi. Mağazayı bulduğumuzda kapalı olduğunu fark ettik (saat daha erkendi) ama bu sayede Adana’da yoldan geçen öyle her amcaya yer sormaya gelmiyormuş, onu öğrendik, çok terslendik.

2014-01-13 16.10.08

 

Selin bizden bağımsız Ankara’dan uçakla geldiği için ocakları bulamadan onu havalimanından aldık sonra da tesadüfen METRO’yu görünce orada ocak bulabileceğimizi düşünüp orada durduk. Bulduk da! Sonunda dağ evine doğru harekete geçebildik. Dağların arasından geçerken Sönmez Hoca tek tek zirve isimlerini, oralarla ilgili anılarını anlattı. Yol böyle geçerken Niğde’nin bir köyüne vardık ve burada öğlen yemeğimizi yedik. Pideler, lahmacunlar, kebaplar, salatalar, çaylar, ayranlar, gazozlar… Buradan da ayrıldıktan sonra dağ evine geçtik, eşyalarımızı odalarımıza yerleştirdik ve çok beklemeden traktörle Kazıklıali Kanyonu‘na gittik kaya tırmanışı için.  Iki rota için Murat ile birlikte lider tırmanışı yaptık, bu benim yaptığım ilk lider tırmanışı ve aynı zamanda ilk lider düşüşüm de oldu, her şeyin bir ilki varmış. Kaya çatlaklarından su gelmeye başlamış ve hava iyice soğumuş, parmaklar kayayı tutmamaya başlamıştı. Hava da kararmaya başlayınca ipleri orada bırakıp tekrar hep birlikte traktöre binip eve döndük. Evde bizi yemek ve şarap bekliyordu! Saat 22.00a kadar oyunlar oynadık, sohbet ettik, güldük, eğlendik… Yorucu bu günün ardından da hepimiz erkenden yattık. (Neredeyse hepimiz)

 

DSC_0495

14 Ocak

DSC_0559Eğleniyor muyuz KUDAK?!

(Nursen) Sabah erkenden kalkıp kahvaltımızı yaptık ve gece çadırda kalıp ertesi gün zirve planladığımız çin çantalarımızı hazırladık. Tekrar Kazıklıali Kanyonu’na gittik ve dün açtığımız rotalarda tekrar tırmanış yaptık, iki rotayı da tamamlayamadık ama olsun. Herkes burada tırmanışını yapınca gelişim grubu bizden ayrılarak yakınlarda bir yerde farklı bir teknikle kazma ve kramponla tırmanış yaptılar, ayrıntılar gelişimde! İlerleyen saatlerde buradan ayrılıp tırmanabileceğimiz kanyonun devamında bir yerde iki rota daha açıp tırmandık ve yine gelişim grubu yakınlarda bir yerde ayrı bir çalışma yaptı. Buradaki çalışmalarımız da bittikten sonra yine traktörle dağ evine döndük, yemeğimizi yedik ve ertesi gün için iyice dinlendik.

Planımız akşam evin dışına çadırları kurduktan sonra gece 2 gibi kalkıp kahvaltı yapıp yola koyulmaktı. Bu yüzden saat 21.00da sessizlik ilan ettik ve çadırlarda uyuduk.

(Merve) Gelişim grubu olarak ‘Oley kesin dry toolingler yaparız, istasyonlar kurarız, iplerden çocuklar gibi ineriz ‘ diyerek heyecanla işe koyulduk. İlk başta açılan  iki rotayı bitirdikten sonra kazma, kramponlarımızı hazırladık. Hocamız bize tutamakları az olan pozitif iki rota gösterdi, Murat ve bana oraya krampon-kazma lider girmemizi istedi. İlk denemeleri yapacak olan bizler bir rotaya, bir Sönmez hocaya sonra tekrar rotaya bakarak biraz düşündük. Sonra da kramponsuz ama kazma ile Murat rotaları açtı biz de gelişim grubu olarak tırmanışı gerçekleştirdik. Burada tırmanmaktan zor olan şey emniyet almaktı. Çünkü kramponlarla ayaklarımızı yeni yeni kullanmayı öğreniyorduk ve bizim ‘amele gücü’ denen kuvveti çok kullanıyorduk. Bu da emniyetçiye tırmanılan her milim için boş ipi almak olarak geri dönüyordu.

Bu çalışmamızı bitirdikten sonra Kazıklıali’den biraz yürüyerek grubu bulduk. Onları eğlenceli rotaları ile baş başa bıraktık. Yeteri kadar pursik getirmemiş olduğumuz için Özge pursiksiz iniş yaptı ve biz de iki ip sistemi ile nasıl iniş yapıldığını öğrendik. Hocamız birbirlerine bağlı olan birkaç istasyon kurdu biz de takoz yerleştirip ‘biz de öğrenelim, şu faaliyeti yapalım, şurada yapalım’ diyerek iç geçirip izledik hocayı, umarım biraz öğrenmişizdir daha sonra pratik yapmak için.

Bir rotayı da Cihan ve Murat biraz çıktıktan sonra Temel gruba katılıp günümüzü bitirdik.

 

DSC_0690Gün bitiminde ‘Eyy Damirkazık, Aladağlar’ yaparken… Cihan yine her zamanki gibi orjinal

15 Ocak

(Nursen) Planladığımız saatte Sönmez Hoca’nın ıslıkla “Sarı Gelin” türküsünü çalmasıyla hepimiz uyandık, kısa süre içinde kahvaltımızı yaptık, sularımızı (en az 3 litre) çantamıza koyup traktöre yerleştik. Traktörle yolun bittiği yere kadar gittik ve başladık karanlıkta kafa fenerlerimizle yürüyüşe. Yer yer birbirimizin çantasındaki ağırlıkları bölüştük, molalarda sularımızı paylaştık bir de şarkılar söyledik. Daha ileriye gitmek istemeyen arkadaşlarımız için bir çadır kurduk ve iki arkadaşımızı burada bıraktık dönüşte almak üzere. Zikzaklar çizerek Eznevit zirvesine doğru ilerlerken bacağımın ağrısı sebebiyle enerjim tükendiği için devam etmekte çok zorlandım ve birkaç adımda bir dinlenir oldum. Bu arada öncü bir grup yukarıya gitmeye devam etti rehberimiz Mehmet Ağabey ile birlikte. Yaklaşık 3170 m de üç kişi bekledik, durduğumuz yer güneş almasına rağmen etrafı oldukça açık olduğu için epey rüzgar alıyordu. Rüzgardan korunmak adına Sümeyre’nin yanında bulunan bivağın içine girip kendimizi rüzgardan koruduk. Bu arada Sönmez Hoca da yanımızdan ayrılıp zirveye doğru ilerliyordu ancak öncü grubun aksine farklı bir yoldan ilerledi.

Kısa bir süreliğine orada güneşe karşı uyuduğumu hatırlıyorum, gözlerimi açtığımda bugüne kadar hiç görmediğim güzellikte bir manzara vardı, güneş yüzüme vuruyordu, içim ısınıyordu. Çok zaman geçmeden öncü gruptan iki kişi zirveye çıkamadan geri döndü ve onlarla birlikte aşağıya inmeye başladık, saat 3e geliyordu.

Bu faaliyet her yanıyla benim için ilk oldu, ilk kış çıkışımı burada yaptım zirveye varamasam da limitlerimi zorlamak hoşuma gitti, bir de ilk lider çıkışımla ilk lider düşüşümü gerçekleştirdim.  Darısı gelecek KUDAK üyelerinin de başına! Bu keyifli 4 gün için teşekkür ederim! (Nursen)

                (Merve) Burada Nursenleri bırakıp öncü grup olarak tırmandığımız faaliyet bölümünü anlatacağım. Gelişim grubu olarak Sönmez hoca bizi zirveye yolladı. Önden Julius hepimizi şok eden kondisyonu ile devasa izler açarak ilerlemeye başladı. Bir yere kadar çıktıktan sonra devamlı sola geçerek yürüdü böylece rotadan hafif sapmalar yaşadık. Önde Mehmet Ağabey olduğu için ben rotada olduğumuzu sanmıştım. Eznevit’i daha önceden denediğim için zirvenin neresi olduğunu biliyordum ama benim önceden faaliyetimi bitirdiğimiz yeri geçmiştik onun için rota hakkında tam kestirimde bulunamadım ama Sönmez Hoca bize sağdan devam etmemiz gerektiğine dair uyarılarda bulunuyordu ama çok arkada olduğu için bir tek Tarık Ağabey ve ben onu duyuyorduk. Ben de çok geride kaldığım için onlara seslendiğimde duymadılar.

Önde öncü grup, biraz arkada ben, benim baya arkamda Tarık Ağabey ve Tarık Ağabey’in baya baya arkasında Sönmez Hocamız olacak şekilde ilerliyorduk. Bir süre sonra Tarık Ağabey dönme kararı aldı. Mehmet Ağabey bize zirveye gidemeyeceğimizi onun yerine solda sembolik zirve olan bir yere çıkaracağını söylemişti, kendisi kar kulvarına girmeyi tercih etmemişti. Benim isteğim baya azalmıştı ve hava bu kadar güzelken zirve de yapamayacağımızı anlayınca çok üzülmüştüm.

Sönmez Hoca sağdaki rotaya girmişti benimle birlikte neredeyse aynı hizalarda çıkıyorduk ama çok uzaktı aramızdaki mesafe. Tarık Ağabey döndükten sonra ben de dönecektim ki gösterilen sembolik zirveden sırt hattı ile hocaya ulaşabileceğimizi düşünüp geri dönüş yolunun farklı olabileceğini sandım ve arkadan yavaş yavaş çıktım. Diğer türlü onlar seyirlik yere çıkıp geri dönerlerse de yolda buluşup birlikte döneriz dedim ama beni beklediler orada ve hep birlikte sembolik zirvemizi yapmış olduk J. Sönmez Hocamız da benim çıkmamdan sonra Eznevit Zirveye tek başına ulaşıp deftere KUDAK adına yapılmış zirveyi yazdı. Aslında harcadığımız efor aynı olduğu için kendimizi zirve yapmış kadar mutlu hissettik.

Miks tırmanış yaptığımız faaliyetimiz yaklaşık 14saat sürdü ve traktöre vardığımızda hepimizin yorgunluğu yüzlerimize yansımıştı. Ben çantalara sinip uyudum. Döndüğümüzde yine dağ evinde yapılan mükemmel yemekler bizi bekliyordu. Akşam duş alıp çay içtikten sonra çoğunluğumuz küçük bir parti yapıp, sohbet edip yorgunluğu üzerlerinden attılar.

DSC_0745Sembolik zirvemizde…

16 Ocak

Zirveden sonra herkes çok yorgun olduğu için ertesi günkü yapacağımız tırmanışa çok az kişi gittik ama çok verimli oldu. Az kişi olduğumuz için bir çok rotaya lider girip, zor rotaları da üstten emniyetli deneme şansına sahip olduk.

Kahvaltımızı yaptıktan sonra artık uğrak mekanımız olan Kazıklıali’ye geçtik. Bu sefer traktöre 15 kişi değil 7 kişi binmiştik, (Murat, Deniz, Nursen, ben, Sönmez Hocamız, Julius, Tarık Ağabey) rahatımıza diyecek yoktu. Ayaklarımızı sere serpe uzatmış kollarımızı nereye koyacağımızı şaşırmıştık.

Tırmanış bölgesine varınca ikili gruplar oluşturup tırmanışa başladık. Ben de bu dönem kaya tırmanış ayakkabısı görmediğimden dolayı biraz pasımı atma şansına eriştim. Her birimiz en az 3 rotaya lider girdikten sonra iki rotaya daha bakalım dedik. Nursen yine hepimiz hayretlere düşüren bir performansla çok zor bir rotayı lider çıktı, daha sonra oturmadan çıkamayacağına dair Mehmet Ağabey ve Sönmez Hoca bahise bile girdi. Tarık Ağabey de onun yanında rotaya girmişti ve çok zor bir yere ekspresi takmışı. Daha sonra hepimiz Nursen’in açtığı rotayı üstten eminiyetli çıktık, denedik.

Rotaları bitirdikte sonra ‘Vay be iyi çıktık, ama baya iyi çıktık’ diye diye dağ evine vardık. Eşyalarımızı arabamıza yerleştirdikten sonra Serdar Ağabey’e ve ona yardım eden köy sakinlerine konukseverliklerinden dolayı teşekkür edip ‘finaller sonrası şehri’ Adana’ya doğru yola koyulduk. Herkesi yetişmesi gereken arabalara, uçaklara yerleşti sonunda.

Faaliyet raporunu Nursen ve ben(Merve) birlikte yazdık, yazığımız paragrafların başına da isimlerimizi yerleştirdik. Faaliyetimizde emeği geçen herkese teşekkür ederiz…

                                                                                                                                                   Nursen Yılmaz, Merve Şahin                                                                                                                           

Not : Bu çıkış  Kudak tarafından yılın “ yılın ilk kış çıkışı” unvanını kazanmıştır. Yüksekliği 3550m. Olan Eznevit Dağına yaklaşık en son Ağustos döneminde çıkılmış olduğunu zirve defterinden tespit ettik.  Çadır kurmadan Çukurbağ Köyü dağevinden hareketle aynı gün rotaya girip, yine aynı günün akşamı faaliyeti dağevinde bitirdik. Kudak olarak başarılı çıkışlarımız devam edecek, bizi izleyin 🙂

                                                                                                                                                  Sönmez ERKAYA

[button target=”blank”  color=”#COLOR_CODE” background=”#COLOR_CODE” size=”medium” src=”https://www.facebook.com/media/set/?set=oa.539471062817781&type=1″]Tüm Fotoğraflar[/button]

Yorum

*

captcha *

nakliyat evden eve nakliyat antakya evden eve nakliyat