Tarih: 25-26 Mayıs 2015
Ekip Lideri: Sönmez Erkaya
Faaliyet Sorumlusu: Betül Boran
Katılanlar: Sönmez Erkaya, Nursen Yılmaz, Betül Boran, Deniz Urut, Mehmet Ufuk Ural, Melih Berkay Aydın, Mehmed Burak Demirci, Ahmet Burak Ural, Hazel Bahar Özmen
Kullanılan Malzemeler: Kamp Malzemeleri, Kask, İp, Kolon, Yardımcı İpler, Karabina, ATC ve diğer teknik malzemeler
Hava Durumu: Gün boyunca sıcak ve güneşli; akşama doğru az yağışlı
25 Mayıs 2015 – Ballıkayalar Bizi Bekler!
Cumartesi sabahı saat 7’de Koç Üniversitesi Ana Kampüsten yola çıkan ekibimiz, kampüs dışından gelenleri de toplayarak yaklaşık 3 saat sürecek olan bir yoculuğa koyuldu. Ekip üyeleri toplandıktan sonraki ilk tartışma konusu, şüphesiz ki, kahvaltının nerede olacağı yönündeydi. Serpme kahvaltının cazibesi her ne kadar tartışılmaz olsa da, bu defa menemen ziyafeti çekmeye karar verdik. Kahvaltının ardından erzak alışverişimizi de Bakkal Efendi’den yaparak, küçük esnafı bir kez daha sevindirmiş olduk.
Ballıkayalar kamp alanına vardıktan sonra, ilk hedefimiz henüz enerjimiz yerindeyken çadırları kurmaktı. Grup iki ekibe ayrıldı; liderler belirlendi ve liderlerimizin direktifleriyle çadırlarımızı kurduk. Güneşin iyice kızışmasıyla birlikte göle atlamayı hayal etsek de; eşyalarımızı toplayıp ilk rotamıza doğru yola çıktık. Nispeten kısa bir yürüyüşten sonra, pek de zorlu olmayan; ancak eğitici nitelikteki rotalarımızın lider çıkışları deneyimli arkadaşlarımız tarafından yapıldı. Bu deneyimi ilk kez yaşayacak olanlarımıza da temel bilgiler verildi. Bu küçük çaplı ders ip düğümleme, emniyet alma, iple iniş ve birtakım kaya tırmanış tekniklerini kapsıyordu.
Ballıkayalar’daki ilk günümüzü yarılarken yönümüzü daha zorlu rotalara çevirdik. İlk ısınma turundan sonraki bu tırmanışlar daha keyifliydi. İşin heyecanını bir kenara bırakıp, teknik düzeyde nasıl tırmanabiliriz onu anlayabilmek adına tecrübeli arkadaşlarımızın ve ekip liderimizin deneyimlerinden faydalandık.
Gün sonunda kampımıza doğru inanılmaz bir açlıkla yol aldık. Erkekler odun toplamaya koyulurken, kızlar ise yemek için su kaynatma telaşına düştüler. Bu keyifli sürecin sonunda dünyanın en lezzetli bulgur pilavıyla kendimizi ödüllendirip, gecenin ilerleyen saatlerinde ateş başı çemberi oluşturarak günü taçlandırdık.
26 Mayıs 2015
Pazar sabahına kahvaltı yapıp, çadırlarımızı toplayarak başladık.
Kamp alanındaki eşyalarımızı bir köşeye bırakıp, tırmanış malzemelerimizi sırtımıza alıp bize sonradan katılan arkadaşlarımızla beraber patikaya doğru yol aldık.
Güne Lolita sektöründeki rotalarla kendimizi yeniden kayaya ısındırarak başladık. Yine tecrübeli arkadaşlarımız rotalarda lider tırmanarak daha az tecrübelilerin üstten emniyetli tırmanmalarına vesile oldular.
Cumartesi günü verilen ufak çaplı eğitimden sonra daha zorlu rotalarda tırmanmak işten bile değildi! “Tırmanmak dans etmek gibidir!” diyen ekip liderimiz bizi iki zorlu rotayla tanıştırdı: Baca ve Perküsyon.
İçimizden deneyimli olanlar bu rotaların lider tırmanışını yaptılar. Ekip liderimiz de Perküsyon’da dans edercesine tırmanarak hepimizi imrendirmeyi başardı elbette. Bunun yanı sıra gruptaki nispeten yeni arkadaşlarımızdan birisi ilk lider tırmanışını zorlu bir rotada başarıyla tamamlayarak hepimizi çok şaşırttı.
Bütün bu adrenalin dolu anlara tanıklık ederken saatin nasıl geçtiğini anlamamış olmalıyız ki; akşam üzeri 5-6 gibi kamp alanına önmeyi planlarken; kendimizi saat 7-8 civarında midelerimizce uyarılırken bulduk ve büyük bir açlıkla kamp alanına doğru yola koyulduk.
Eşyalarımızı toplayıp; ekip liderimizin cesaretlendrici ve destekleyici değerlendirme konuşmasını dinledikten sonra ise servise binip evlerimizin yolu tuttuk.
Öyleyken böyle oldu.
Hazel Bahar Özmen